İstanbulda vapurları çalıştırır kırmızı ipleri bağlanmış ruhlar
iki kaybolmuş insan
birbirlerini tanımıyorlar
aynı hüzünle dolaşıp
aynı havada dans ediyorlar
kalpleri kırık
ama göğüs kafeslerine denizler sığar
delik ruhlarına sızıyor dinledikleri şarkılar
tüyleri ürperiyor karmaşık yeislerin dalgasındaki zemine
bir de göz yaşları karışıyor balık sürülerinin yemine
aynı sokaklarda bulunmuşlar daha önce aynı bulutların altında ıslanmışlar
birisi bir diğerinin ayakkabı izini kapatmış
biri diğerinin para üstüyle şarap almış
farklı aralıklarla aynı vapurun koltuğuna oturmuşlar
izlemişler istanbulun güzel mavisini
bir de simit atmışlar martılara
tatlı bir hüzünle sigara yakmışlar arka sokakta
kalabalığa karışmışlar istiklalde
insanlardan ayrı iki canlı gibi yürümüşler
varlıkları parlamış her solduklarında
bir müzeye benzemiş bu ikili
dünyanın eğip büktüğü bütün yaraları taşımışlar içlerinde
-Metehan Yılmaz
(21 Ağustos, 2021)
Yorumlar
Yorum Gönder